Yazarlarımız, Yorgos Lanthimos’un Yeni Filmi ‘Zavallılar’ı Yorumladı

Yorgos Lanthimos’un merakla beklenen son filmi Zavallılar (Poor Things), Türkiye sinemalarında 9 Şubat 2024 Cuma günü vizyona giriyor. Yazarlarımızdan Banu Bozdemir, Gözde Hatunoğlu, Janet Barış, Senem Erdine ve Yeşim Burul’un filmle ilgili görüşlerini sizin için derledik.

BANU BOZDEMİR

Duncan Wedderburn’un varlığı filmin seks potansiyelini katlıyor ama bir yandan da Bella’nın bağımsızlık arzusuna, özgüvenine, tek başına keşfetme ve rotadan çıkma arzusuna ışık tutuyor. Bella geliştikçe bir ayar verme ustasına dönüşüyor ve bunu o kadar kalıplardan sıyrılmış bir halde yapıyor ki izlemek gerçekten de keyif verici. Bella’nın cinsellikle taçlanan ve entelektüel bir sürüme güncellenen zihni geliştikçe diyalogları daha da keyifli hale geliyor ve Wedderburn’un ‘ampirik’ kelimesiyle yaşadığı karmaşasını izlemek de aynı oranda etkiliyor. Bella mağdur olmayı kabul etmiyor, etrafında biriken kalabalığın ikiyüzlülüğünü ortaya çıkaran masumane bir kişilik olarak başladığı yolculuğuna, okuduğu felsefe kitaplarının da etkisiyle herkesi anlayan bir tanrıça olarak devam ediyor. Yazının tamamı için.

GÖZDE HATUNOĞLU

Bir yandan yeni başlayan endüstrileşme süreciyle bir yandan da yarattığı çarpık ahlak anlayışıyla anılan Viktorya dönemini, sürrealist bir ressamın elinden çıkmışa benzeyen, steampunk bir tasvirle anlatan Poor Things, sadece öyküsü değil, görsel dünyasıyla da zihin açıcı bir film. Modern bir Frankenstein masalı anlatsa da asılında bir yanıyla sert feminist söylemleri olan bir yandan da son yıllarda çokça karşımıza çıkan “büyüme hikâyesi” anlatısını ters yüz eden film, patriyarkaya, toplumsal cinsiyet dayatmasına, kadınların yok sayıldığı dünyaya deyim yerindeyse “nanik” yaparken, Yorgos Lantimos’un en eğlenceli, en görkemli ve en iddialı eseri olmayı başarıyor. 2023’ün naçizane fikrimce en iyi filmi olan Poor Things’de tüm kadro başarılı performanslar sergilerken Emma Stone kariyerinin en iyi oyunculuğunu ortaya koyuyor.

JANET BARIŞ

Karakterini belli kalıplar içerisine sokmak yerine alternatif bir bakış açısıyla yeniden kuran ve bunu sinemanın ilk dönem estetiğiyle birleştiren Poor Things, bu yılın sürprizlerinden biri oldu. Lanthimos sinemasına aşina olsak da Poor Things’in estetiği, sınırsızlığı ve anlatısı yönetmenin artık olgun dönemine geçtiğini hissettirirken, bundan sonra yapacaklarını da merak ettiriyor.

SENEM ERDİNE

Retrofütüristik bir evrende geçen bu modern Frankenstein yorumunda, babası tarafından yetişkin bedenine hapsedilmiş küçük bir kızın dünyadaki macerasını izliyoruz. Emma Stone’un olağanüstü performansıyla karşı konulmaz derecede çekici ve bir o kadar korkutucu, içgüdüsel bir varlık olarak resmedilen Bella, ataerkil toplumun gerçekleriyle sınandığı bu epik fantastik yolculukta benliğini arıyor. Toplumsal deneyi andıran filmleriyle sinemaya yeni bir soluk getiren Yorgos Lanthimos, anaakıma en yakın filminde kariyerinin en cüretkar, yaratıcı ve eğlenceli filmine imza atmış. Uzun zamandır perdede gördüğümüz hiçbir şeye benzemeyen Zavallılar, izledikten sonra sizinle kalan ve sinemaya inancınızı tazeleyen filmlerden.

YEŞİM BURUL

Zavallılar, erkeklerin dünyasında bir kadının doğuş ve varoluş hikayesini zamanlar ve mekanlar ötesi fantastik bir yaklaşımla son derece yaratıcı bir biçimde beyazperdeye taşıyor. Patriyarkanın beklentilerine ve dayatmalarına şaşkın bakışları, keçi inadı ve uçsuz bucaksız merakı ile karşı koyarak kendi yolunu çizen Bella karakterinde Emma Stone hayranlık uyandırıcı bir performans sunuyor. Yönetmen Lanthimos’un eşsiz ve özgün hikâye anlatıcılığı, şahane set tasarımları ve orijinal müzik gibi çok kuvvetli öğelerle desteklenerek nefes kesici bir sinemasal deneyime dönüşüyor.



facebook
Twitter