Wilkinson, işsizlik ve yoksulluğa karşı bir dayanışma planı olarak striptiz yapan eski bir ustabaşı (Full Monty) veya Oscar’a aday olduğu yaslı bir baba (In the Bedroom) misali benzersiz rolleriyle hatırlanacak.
Kesin bir yerlerden aşina gelecek dostane karakterlere tuhaf ve karanlık bir hissiyat katabilen, dolayısıyla muhtelif kötü adam rollerinde de inanılmaz başarılı olan, kostümlü dramlardan aksiyona uzanan sayısız rolleriyle öne çıkan bir yetenekti. İkinci kez Oscar’a aday olduğu Michael Clayton, Shakespeare in Love, Batman Begins, Rush Hour, The Best Exotic Marigold Hotel, Rush Hour ilk akla gelenler.
İşçi sınıfı köklerine bağlıydı hep. İki kez Oscar’a aday olmasına ve Hollywood başarılarına rağmen dön dolaş memleketi İngiltere’de yaşamayı ve kendi deyişiyle orta sınıf bir sanatçı hayatı sürdürmeyi seçti, çok az söyleşi vermesine rağmen İngiltere’nin ekonomik ve politik mevcut gidişatındaki endişelerini hiç saklamadı.